[ad_1]
Uzmanlar, kabızlığın hayati bir rahatsızlık olmasa da yetişkinler ve özellikle çocuklar için oldukça can sıkıcı durumlara sebep olabildiğine ve temel nedenlerinden birinin de yanlış beslenme alışkanlıkları olduğuna dikkat çekti.
İSTANBUL (İGFA) – Çocuğun sağlığı ve hayat kalitesini olumsuz yönde etkileyen kabızlık, çocukluk yaş grubunun yüzde 28’ini etkiliyor.
Kabızlığın, kısaca haftada 3’ten az olmak üzere, sert ve ağrılı bir şekilde dışkılama durumu olarak tanımlanabildiğine dikkat çeken Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Namık Kemal Akpınar, kabızlığın olumsuz etkilerinin çok hızlı şekilde geçmediği için hem anne-baba hem de çocuk açısından bazı sıkıntılara ve zorluklara sebep olabildiğine vurgu yaptı.
Fakat bu rahatsızlığın hayat boyu devam edecek bir sorun olmadığının unutulmaması gerektiğine dikkati çeken Dr. Akpınar, hastanın normal hayatına dönmesi bazen haftalar, bazen aylar alabildiğini bu nedenle yapılması ve yapılmaması gereken önerileri sabırla uygulamaya devam edilmesi gerektiğini söyledi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Namık Kemal Akpınar, abur cubur olarak tabir edilen ev dışından tedarik edilen ve içerisinde katkı maddelerinin çok olduğu konsantre şekerli yiyeceklerin yenmesinden sebze ve meyvelerin yeteri kadar tüketilmemesine kadar her türü olayın yanı sıra yetersiz sıvı alımının da kabızlığa yol açan yanlışların başında geldiğine dikkati çekti.
Kabızlığı önlemek için tuvaletini yapan çocuğu ödüllendirmek gerektiğini ifade eden Akpınar, istemli veya istemsiz olarak tuvalete çıkma olayının ertelenmesinin kabızlık oluşumuna zemin hazırladığını söyledi. Akpınar, tuvalet alışkanlığı oluşması için; çocuğun en az 10 dakika tuvalete oturtulması ve her tuvaletini yaptığında ödüllendirilmesi gerekiyor” tavsiyelerinde bulundu.
“Kabızlık nadiren de olsa başka bir hastalığın habercisi olabiliyor” diyen Akpınar, “Kabızlığın yüzde 95 oranında başka bir hastalığın belirtisi olarak değil, beslenme ve tuvalet alışkanlıklarındaki hatalardan kaynaklı olarak oluştuğunu dile getiren Dr. Namık Kemal Akpınar, “Ancak yüzde 5 gibi düşük bir oranda da olsa, kabızlık başka bir rahatsızlık kaynaklı olarak da meydana gelebiliyor. Böyle durumlarda kabızlığın genel olarak tanımlanan belirtilerinin yanında ek bulgular kendini gösteriyor. Bu ek bulguları dikkatle takip etmek ve bir doktorla paylaşmak, kabızlığın altında yatan esas nedeni geç olmadan ortaya çıkarmak için büyük önem taşıyor” diye konuştu.
[ad_2]